bir akıntıdır ki kapılıp gittiğim
ölüme doğru
ölüme yakın
ama ölümsüz bir acı
üzerimde taşıyamadığım
bir çuval dolusu anı
evimi taşlıyorlar benim
ellerimi bağlıyorlar
kulaklarımı sağır eden
bir uğultu
beynimin içinde
beynimin içinde sinekler uçuşuyor
beni mahvediyor aklım
özellikle geceleri
sessiz ve yalınca
kimsesizler mezarlığında arıyorum kendimi
düz yollarda yürüyemiyorum
bütün bu düşüncelerle
bir köy evinde
uzaklardan bir müzik eşliğinde
kulaklarıma doluyorsun
ve
sabahlardan gecelere kadar
bozuk bir kaset gibisin
gözlerimin önünde
ki tanrılar izin vermezken gelmene
ne kadar dua etsem de boştur gibi geceleri
02.52
26.8.2019
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder